HAYATIMDA SEN VARDIN
UZAKLARDA AMA HAYATIMDA İŞTE;
DÜŞÜNME GÜCÜMÜ YİTİRDİĞİM AN,
SEN DÜŞÜNCEM OLUYORSUN,
SANA KOŞUYORUM SENDEN KAÇARKEN
ANLA NE OLURSUN
"Sevgilim, senden ayrıldıktan sonra, bir kalbe iki sevginin sığmayacağını
bildiğimden dolayı, ne bir kimseyi sevebildim, nede kimseye bakabildim... Her
günüm diğerinden daha zor geçti, çünkü her gün özlemin daha da artıyordu...
Sana kitapları dolduracak kadar şiirler yazdım. Her biri diğerinden daha da
hüzünlüydü. Yazdım, okudum, ağladım... Her gün yazdım, her gün okudum, senelerce
ağladım... Her gece seni düşündüm sabahlara kadar, her gece senin yanında
olmayı istedim. Ve her gece sensizliğe lanet ettim, uykuları haram ettim kendime,
sensiz olmanın acısını gözlerimden çıkardım... Ve bir gün her şeyi değiştirecek
bir fırsat çıktı önüme. Bunu fırsatı değerlendirmeyip, kendime haksızlık edemezdim.
Ve değerlendirdim... Senden çok uzaklara gittim, belki seni unuturum diye...
Ama tam tersi oldu. Seni daha çok özlüyorum artık...
Senden çok uzaklardayım belki ama yine de seni görmek için uzaklardan
gelebiliyorum. Hem de her gece...Seni seviyor, seyrediyor ve eğilip sen uyurken
yanağına bir öpücük konduruyorum.. Bazen gözlerini açıp bakıyorsun, geldiğimi
bildiğini sanıyorum ama yine o tatlı uykuna geri dönüyorsun. Yarın birbirimizi
sevmemizin 21 senesi... Hep ben geldim şimdiye kadar senin yanına, yarın da
sen gel olur mu sevgilim.. Ha, unutmadan, sana hep sözünü ettiğim, kalbime iyi bak
olur mu? Çünkü göz yaşlarımla, adını yazdım ona... Seni senden bile çok seven bir
sevgi var kalbinin içinde unutma. Kırmızı gülü de unutma olur mu?
Seni Seviyorum, Yanıma Gelinceye Kadar da Seveceğim...
SEN OLDUKTAN SONRA
Biliyorum sende beni düşünüyorsun.
Benden uzakta bana hasret.
Ve benim gibi çaresiz
Ağır ağır ölüyoruz derinden.
Gözlerine akşam güneşi vururken,
Yüreğinde ben varım biliyorum.
Hasret kokuyorsa denizlerden gelen rüzgar
Ve yanaklarına düşüyorsa bir kaç damla
İnan bende senin gibiyim burda
Farkında olmasada oynaşır ellerim kumlarda.
Çünkü senin sevginden oldum deli divane
Sana aşığım bitanem.
10.05.1998
SEVİYORUM
Gözlerimde gözlerinin hasreti,
Yüreğimde sensizliğin suskun çığlığı,
Seni bekliyorum.
Gelme desende....
Gelmem desende....
Bekliyorum bilesin................
Gelme dediğinde gelmemi çok istediğini biliyorum.
Yüreğinin gel diye beni çağırdığını duymadığımı sanma!
İnkar etmek çare değil...
Duyduğum sese kulak vermediğim içinde bana kızma!
Bir gün sadece deli yüreğimle sana geleceğim
Bunu sende iyi biliyorsun.
En çok görmek istediğin,
Benim olmak istediğin anda ordayım sevgilim.
Yüreğimi avuçlarıma alıp,
Bir kadeh gibi sana sunmak için geleceğim.
Kalbimi reddetme olurmu sevgilim!....
HASRETİ VAR
Kalbimde canın,cananımın hasreti var.
Biliyorsun...
Kalbimdeki hasretimle,
Gözlerimdeki doyamadığım gözlerinin özlemiyle
Geleceğim sana...
Dudaklarımda dudağının tadıyla geleceğim...
Unutma!.......
SENİ SEVİYORUM
Sen ömrümce unutamadığım biricik aşkım.
Yeşil gözlerine doyasıya bakamadığım sevgilim.
Unutma beni emi!...
Yaşatmak varken sevgileri
Neden öldürelim?
Vefasız olmak kolay elbette.
Ama biz vefasızları sevmeyiz sevgilim.
Bırakalım yaşasın aşkımız.
Mor yağmurlar yağmasın aşkımızın üstüne.
Aşkımız kardelenler kadar narin,
Leylaklar kadar zariftir bilirsin.
Gül kadar canlı olsada renkleri,
Menekşeler kadar alımlı...
Zambaklar kadar narindir kırılır bilirsin.
Bunu unutma ve
Beni sevgilim...
Beni unuttuğun an sevgimin ahını alırsın
Zaten ben o an yaşayamamki sevgilim.
Neden güneşler açmaz aşkımızın üstüne?...
Bilirmisin?...
Aşkınla kavrulan bedenim seni saramazsa...
Dudaklarım öpemezse seni doyasıya...
Karabulutlarda eksik olmaz aşkımızın üstünden....
Bir gün beni unutursan İşte o zaman ben ölürüm.
Çünkü seni canımdan bile çok seviyorum...
--------Biliyorumki yaşayan hiç bir kadın bir erkeğin ona ola sevgisinin değerini bilemez.
-Ona olan sarılışının izini koruyamaz..
OLAMAM
sensizliğin özleminden inan çektiğim
işkencelerin tarifi olmaz.
Sana bir şey anlatamadım.
Ben sensiz olamammmmmmmmmmm..
YALNIZLIK VE SEVGİ
Yalnızım biliyorsun,Çoook yalnızım.
Yalnızlığı hiç bu kadar derinden hissetmemiştim.
Gecem gündüzüm birbirine karıştı.
Aslına biliyorsun...
Gecem SEN
Gündüzüm SEN...
Aslında her ikiside sensizlik.
İçimde dinmek bilmeyen aşkının fırtınası,
Başımda delice esen rüzgarlar.
Dedimya sevgilim...
Şimdi daha delicesine seviyorum seni
Gözlerindeki umutsuzluk kahrediyor beni.
Kaderime lanet mi okumalıyım?
Bizi ayıran nedenlere öfkemi duymalıyım?
Yoksa dünyaya isyanmı bilemiyorum.
Bilmiyorum aşkım bilemiyorum.
Artık seni sana olan sevdamdan başka bir şey
Bilmiyorum.
Beynim iflas etti aşkın düşüncesinden.
Daracağandaki yağlı urganlarda ölmek istiyorum.
Donuklaşan gözlerimdeki heyecansızlığıma
tanık olmaman,aşkım için bir şey yapamadığım için
Yıkılııp ölmek istiyorum.
Oysaki yapmalıydım
Ferhadın dağları deldiği gibi delmeliydin umutsuzlukları
Ama yapamadım sevgilim AFFET!...
Hemde canımdan çok sevdiğim kadın için yapamadımya
Yazıklar olsun bana.
Ben şereflice ölmeyi bile haketmiyorum değilmi?
Bu aşk öldürecek beni biliyorum.
Yapayalnız ve sevgisiz olarak öleceğim.
İtirazım yok aslında...
Hayat bile sensiz olduktan sonra
Ölüm güzeldir değilmi?...
Affet sevgilim
Beni affet...
Gramı bin pula aşkını hakedemediğim için affet...
Elini tutup gözlerine bakamadığım için affet...
Affet...
Sana doyasıya sarılamadığım için affet...
Affet seni çok sevdiğim için
AFFET....
15.06.1998
SEVGİLİN
AŞK SESSİZ,SEVGİ DİLSİZDİR....
Bir sevdiğim olmalı nisan yağmuru gibi serin gözleri siyah,yeşil farketmez ağladığımda ağlayıp güldüğümde gülmeli.Bir sevdiğim olmalı bahar kokulu ipek saçları esmer,sarışın hiç farketmez rüzgarda dörtbir yana savrulup su gibi dalga dalga olmalı.Bir sevdiğim olmalı gül yaprağı gibi ıslak dudakları kırmızı,pembe hiç farketmez konuştuğumda bülbüller susup öptüğümde nefesim olmalı.Bir sevdiğim olmalı elleri gibi apaçık yüreği güzel,çirkin hiç farketmez bir ömür boyu beni sevipte bende kalmalı.....

ÖZLEDİM SENİ
Bu sensiz gecelerde uykular haram bana
Bakamam aynalara aynalar düşman bana
Ağlamışım gülmüşüm detten derde düşmüşüm
Sensizim sürgünlerde,ne acılar görmüşüm.
Kahretsin seviyorum
Hep seni istiyorum
Nerdesin bilmiyorum
Özledim Özledim Seni
Karanlığın ortasında seni arar ellerim
Teslim olmuş düşünceler yokluğuna esirim
Ağlamışım gülmüşüm dertten derde düşmüşüm
Sensizim sürgünlerde,ne acılar görmüşüm.
23.08.2002


Bazen kendi kendime düşünüyorumda
Keşke beyaz bir güvercin olsaydım
Ve senin baktığın güvercinlerden biri
Belki o zaman her daim yanımda olurdun
Ve belki o zaman beni daha çok severdin
Kıskanıyorum onları,hepsini
Belki birgün seni bırakıp gidecekler
Başka diyarlara,başka insanlara
Ama ben,ben hep senin,yalnız senin olmak istiyorum
İçim buruk,boynum bükük,
Hava zaten kapalı,moralim bozuk
Yalnızım sen yoksun yanımda
Ağlamak,hemde hıçkıra hıçkıra
Ağlamak istiyorum
Ama boynuna sarılarak başımı
Göğsüne yaslıyarak
Ağlarken düşen gözyaşlarımı
Ellerinle silmeni,ıslanmış yanaklarımı
Öpmeni istiyorum,olmuyor yapamıyorum
Sevilmediğimi biliyorum ve bunları beni
Sevdiğin zaman yapmanı bekliyorum
Ve ben sırf bu yüzden senin güvercinlerini çok kıskanıyorum....
BİR GÜN
Duymadığını bildiğim halde gel diye
Bağırdım arkandan,
Görmediğini bildiğim halde ağladım,
Sen gittin ben bittim Zalalım
Hani bir gün özleyipte gelirsen
Gelipte beni göremezsen
Hiç üzülme bir an bile
Bir bakışın dünyaya yeter
Hani bir gün seversen benim gibi,
Geri dönmek istersen gel...
Hiç düşünme bir an bile
Bir gülüşün ömre bedel.
Hani bir gün dönersen
Gelipte beni göremezsen
Hiç üzülme bir an bile
Bir gözyaşın aşka yeter
25.08.2005
Seni Seviyordum
Sana uzak kentlerden birinde zamanın bir yerinde seni ve senli günleri anımsattı aksam güneşi...
Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi
İnsan her gün anımsar mı aynı gözleri
SENİ SEVİYORDUM ve senin haberin yoktu
Saçlarını izliyordum uzaktan, kulağının arkasına düşüşü ve burnun, herkesten başkaydı işte...
Güldüğü zaman yukarıya bakardı;
Yukarı kalkan başın ve gülen gözlerin vardı...
Ne güzeldiler sen bilmiyordun...
BEN SENİ SEVİYORDUM...
Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler
Duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu
Geri dönüyordu, çoğalıyordu
Senin sesini duyduğum masalarda erteliyordum her şeyi, herse yi erteleyişim oluyordun
Kalp ağrısı oluyordun,
Birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun,
Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk,
Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyorduk ve bazen tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk
Cesurduk...
Ufuk çizgisi maviydi, gün batımı hep turuncu ve kırmızıydı bütün karanfiller...
Ben SENİ SEVİYORDUM sen bilmiyordun...
Sevinçlerim oluyordun arasıra sen hiç bilmiyordun
Sonra herhangi biri oldun, bütün sevinçlerim bittikten sonra
Yağmurlar yağdı serin haziran aksamlarına
Derken bir gün uzaktan gördüm seni...
Saçların bana inat başın herse ye meydan okuyarak işte yine aynı
Kalbimi acıttı her zaman ki gibi...
Değiştik sanıyordum ve sen yine bilmiyordun
Şimdi bunları anlatsa sana birileri kim bilir ya da boş ver bilme en iyisi...
MEHMET RESÜLOĞLU
14.04.1990
SENİ NASIL SEVİYORUM?
Seni nasıl seviyorum biliyormusun?Anlatmaya başlayayı mı?
Seni derinlikler ve yükseklikler kadar seviyorum.
Ruhum duygularımın ulaşamdığı noktalara kadar ulaşıyor.
Varlığını ve zarafetini seviyorum
Ben seni günlerin ötesinde seviyorum
Güneş ve mum ışığı kadar
Seni özgürce seviyorum bir erkeğin hakkı olduğu gibi.
Seni safca seviyorum bu övülmeye değmezmi?
Şehvetle seviyorum
Eski üzüntüleri adına seviyorum seni çocuk ruhumla.
Kaybedebileceğim kadar seviyorum
Bütün azizler adına nefesimi tutarak seviyorum
Gülüşler,gözyaşları kadar çok ve Tanrı izin veririse
Seni öldükten sonra bile seveceğim...
Kalbimin bir dili olsada konuşsa,
Konuşsada bir anlatsa
Seni nasıl sevdiğimi,
Sana nasıl aşık olduğumu.
Şu duvarların bir dili olsada konuşsa
Konuşsada bir anlatsa
Sen yokken çektiğim çileyi,
Nasıl hıçkıra hıçkıra ağladığımı
Şu yastığımın bir dili olsada konuşsa
Konuşsada bir anlatsa
Sen yokken sen diye nasıl sarıldığımı
Sensin diye sıkı sıkı kalbime bastırdığımı
Şu fotoğrafların bir dili olsada konuşsa
Konuşsada bir anlatsa
Bakıp bakıp maziye daldığımı
Nasıl içimi çektiğimi
Şu kapının bir dili olsada
Nasıl hasretle seni beklediğimi anlatsa
Şu kalbim senle dolu sen varsın
Bir bilsen meleğim
Hey deli sevdam nasıl hasretim sana
SAFİYEM
Bir sevgilinin,bir sevginin büğüklü çok ağırmış meğer.
Herşeye göz yummak,herşeyi sineye çekmek
Kırıyor kalbimi,inciltiyor,üzüyor beni
Ben nasıl seviyorsam seni,sende sev beni
Ben nasıl bekliyorsam koklanmamış gül gibi
Sende öyle gel bana koklamamış arı gibi.
Ben nasıl unuttuysam sensiz geçen günleri,
Sende unut o sevgisiz geçen günleri,
Ben nasıl dönüp bakmıyorsam kötü maziye
Sende sil bensiz yaşadığın mazini.
Ben nasıl yemin ettiysem pazara kadar değil mezara kadar diye
Sende yemin et ahirette buluşmaya.
Seni çok seviyorum SAFİYEM
HAYATA DAİR
Normali hiç anlatma bana uzak dursun sistemin kalıcı terimleri.
Ben zamanın en tuhaf geometrik şekil olarak bütün otellerinde sonrasız kentin bütün aynalarında isyan ettim kendime.
Bir susukunluğun orta yerinde başlayan şarkılar gibi hani o çok sevdiği halde dinlenirken hep ağlanır nedensiz.
Ben anların en fuzili yanıtı olarak verildim bütün sorulara.
İç çekişlerimi ise sadece sana anlattım ben.Sadece çocuksu bir serüven değil istediğim.
Titrek ateşler arasında koşarak gitme diye
Fırtınalar ortasında gemide beni yalnız bırakmayasın diye aşkını içerek geldim.
UNUTTUN
Sevgilim;aramızda sınırsız mesafeler,
Ayrılık hep bizi bizi mi gözler?
Canın sevgilin hep yolunu gözler
Kaldın uzaklara unuttun beni...
Kim bilir şimdi nasılsın gülüm...
Anladım ki sensizlik ölümden zulüm,
Hayatta en büyük ayrılıktır zulüm
Kaldın uzaklarda unuttun beni...
Bir kere arayıp hal hatır sorar
Gözlerim hep seni hep seni arar
Anladım senden yok bana bir yarar
Kaldın uzaklarda unuttun beni...
Bu yaptıkların gülüm hakmıydı bana
Şu yalan dünyada ne yaptım sana
Bir gün bile olsun gelmedim mi aklına
Kaldın uzaklarda unuttun beni...
01/11/2005
İKİ KİŞİLİK BİR DÜNYA YETER BİZE
Zor bir dönemeçteyim şimdi, oldukça zor
Ya seninle olacağım, ya sensiz öleceğim
Gönlüm sabır nedir bilmiyor
Günler tek tek düşüyor takvimlerden
Zaman, hatır gönül dinlemiyor
Gözlerime gözlerin unutulmaz resimler bıraktı
Unutabilir miyim söyle bana bir tanem seni
Dolunay desen inadına parlak mı parlaktı
Hikâyemizi dinledikçe coşan denizin sesini
Unutabilir miyim söyle bana bir tanem seni
İki kişilik bir dünya yeter bize
Şükür Tanrı’ma, ne dilediysem vermedi bana
Onca çiçek, dalındaki çılgın bülbül bizimle
Kalbine koy elini, kalbimi dinle
İki kişilik bir dünya yeter bize
Sen ve ben son sevda destanının soylu şiiriyiz
İkimizi ezberlemeyen mi kaldı şu yeryüzünde
Yolda izimiz, dağda sesimiz var
Bir de gönlümüzde dinmez ilkbaharlar
İkimizi ezberlemeyen mi kaldı şu yeryüzünde
Aşık değil, sevdalı değil, karasevdalıyız biz
Kaderim kaderin olmuş, kaderin kaderim
Ya seninle olacağım, ya sensiz öleceğim
Günler tek tek düşüyor takvimlerden
Gönlüm sabır nedir bilmiyor
Umudum hem yazı, hem tura
Zaman, hatır gönül dinlemiyor
Anlasana!
Bensiz geçen DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN
01/11/2004
Mehmet RESÜLOĞLU
GÖZLERİMDE CEYLANIMIN GÖZLERİ
Benim gönlüm çılgın bülbül
Alçak yüksek demez uçar da uçar
Dikenli de olsa bir tanem
Bahçendeki gül dalına konar
Biliyorum zaman vefasız
Kınalı saçlarımızda aklar
Tel tel her biri kalbimizde beslenen
Sayısız hatıramızı saklar
Şimdi gözlerimde ceylanımın gözleri
Kulaklarımda şiir kesilmiş nefesin
Umudumun muhteşem bayramındayım
Senden esen rüzgârım dilediğince essin
Deniz desen çığlık çığlığa
Dolunay inadına gülümsüyor
Gözlerine hasret kaldığım ceylanım
Dizlerimde uyuyor
Benim gönlüm çılgın bülbül
Alçak yüksek demez uçar da uçar
Dikenli de olsa bir tanem
Yeşil Gözlerindeki gül dalına konar
SEVGİLİLER GÜNÜN KUTLU OLSUN
14/02/2005
Mehmet RESÜLOĞLU
ZAMAN DONSUN ŞİMDİ
Zaman dondu şimdi
Hep böyle kalsın istiyorum
Bütün aydınlığınla yanımdasın
Şu ışıklar sönmesin diyorum
Önce bahar geri döndü
Anladım sen geldin
Gökyüzünün rengi değişiverdi
Güneşle bir gülümsedin
Delişmen gönlüm havalarda
Keyfinden uçuyor
Hasretini çektiğim gözlerin
Gözlerime gülümsüyor
“Elbet bir gün” derken
“Senede bir gün”deyiz
El ele, göz göze
En sevdiğimiz gündeyiz
Zaman donsun şimdi
Hep böyle kalsın istiyorum
Bütün aydınlığınla yanımdasın
Bu ışıklar sönmesin diyorum
14/02/2005
Mehmet RESÜLOĞLU
BİR BAKACAKSIN MEMLEKETİNDESİN
Bir bakacaksın memleketindesin
Sevdiğin orda uzakta
Bin bir çiçek, bin bir umut
Gözlerin yolda
Çığlıklarını gömüp yüreğine
Gülümseyeceksin
Üstelik güneşten önce
Merhaba diyeceksin
Hüzünlerimizi yazdığımız yapraklar
Tutundukları dallardan birer birer düşecek
Elleriniz kavuşunca birbirine
Hasretlere boyanmış günleriniz bitecek
Fal mal bilmem ben
Papatyalarda gördüklerim değil bunlar
Özlem dolu yüreğime
Dolunayla beraber doğanlar
Güneşe birlikte bakacağız
Bulutlara uzanacak ellerimiz
O yıldızdı, bu yıldızdı derken
Göz göze gelecek gözlerimiz
Bir bakacaksın yanımdasın
Sevdiğin yerde
Kavuşmanın en doyulmaz deminde
Kolların boynumda! Çılgınca öpüşeceğiz
12/04/2005
Mehmet RESÜLOĞLU
BOĞAZINDA ŞAL, ELİNDE MENDİL OLMAK
Boğazında şal, elinde mendil olmak varken
Hüznümün gözyaşları damla damla düşüyor…
Gökler boşandı sanki ama biz sevdalımla ikimiz,
Özlem yangınlarına düşmüşüz, yanıyoruz!
Hayâl meyal gördüğümüz yok, gökler boşandı
Hüznümüzün gözyaşları art arda sıralandı.
Hasret midir, özlem midir çatlamak üzereyim;
Bu güneş daha kime günaydın diyor, nerde kaldı?
Çilemizin zor yumakları, söyle, ne zaman açılacak?
Hayat su gibi akıyor, üstelik acımasız, farkındayım.
Her yağmur sonu görünecek gökkuşağında umudum,
Bu yağmur durmasa da sonsuza kadar sözümün ardındayım…
Bir gün bir şekilde …………………………………
Beklemek kalbimi örseleyen sevimli derdim,
“Beklemek ne zor bir şeymiş? ” böyle derdim.
Beklemek en soylu umudum oldu şimdi:
Bir yağmurların dinmesini, bir de ansızın gelmeni benim olmanı…
Her yağmur sonu görünecek gökkuşağında umudum,
Bu güneş daha kime günaydın diyor, nerde kaldı?
Hasret midir, özlem midir çatlamak üzereyim;
Ufukta güneşim göründü, bulutlar aralandı nerdesin…?
27/06/2005
Mehmet RESÜLOĞLU
SENSİZLİK YAĞMURLARI
Kafamın tam ortasına çöreklenmiş sensizliğim
Dördüncü kanaldaki gürül gürül şarkılara aldırmıyorum
Kalbim belki de mutluluk fırtınalarına gebe
Umutlarım uzanmış zamana başkaldırmıyorum
Güneş inadına parlak bugün, soğuk rüzgârlar da yok
Ama nedense bir tanem, ellerim üşüyor
Sanki yanardağlar bile ısıtamaz beni
Akşamla birlikte odama sensizliğim düşüyor
Zaman demir leblebi kırıp yemek zor
İlk dakikasına tek tek tutkallanmış öteki dakikalar
Yusuf gibi bir körkuyudayım besbelli
Sabah akşam kalbim sensizliğime ağlar
Sen benimle olsaydın, ah sen benimle olsaydın
Bütün dünya gül bahçesine dönerdi.
Mor dağlarda sıra sıra dizilirdi altın laleler
Sımsıcak bacalardan mutluluk üstüne mutluluk tüterdi
Senden uzak zamanlardayım, gözlerim gülmesini unutmuş
Bülbülü dinleyen kim, kumrular bile duyulmuyor
Sensizlik yağmurları ıslattıkça ıslatmış beni
Anlasana bir tanem, sensiz olmuyor
Zaman demir leblebi kırıp yemek zor
İlk dakikasına tek tek tutkallanmış öteki dakikalar
Güneş inadına parlak bugün, soğuk rüzgârlar da yok
Ama nedense bir tanem,sensiz ellerim üşüyor!
20/07/2005
Mehmet RESÜLOĞLU
ŞİMDİ YANIMDA BİR RESMİN VAR
Şimdi yanımda bir resmin var
Gözlerinde sevdalı bakışlar
Sanki kerem’ini arar gibisin
Saçlarında ömrümün özeti papatyalar
Sınırsız ufuklarda gezer gibisin
Umudun parıl parıl yanıyor gözlerinde
Alp dağlarından döner gibisin
Saçlarında ömrümün özeti papatyalar
Şimdi yanımda bir resmin var
Hangi aralıkta çektirmişsin kim bilir
Gönlümde boy boy nice hatıralar
Saçlarında ömrümün özeti papatyalar
Resimdeki kız ebedi aşkım, sevdiğim
Gözlerindeki kederlere dayanamam
Şimdi hem senin, hem benim saçlarımda aklar
Oysa kalbimizde yaşayan hâlâ o deli çocuklar
Şimdi yanımda bir resmin var
Gönlümde ihtilale hazır zamanlar
Hep tek umudumdun uzanmak istediğim
Saçlarında ömrümün özeti papatyalar
Sevdamızın ilk günlerindeyiz gibi el ele
Dilimizde altın zamanlarımızın şiiri
Gündüzleri güneş, geceleri dolunay bizimle
Saçlarında ömrümün özeti papatyalar
Şimdi yanımda bir resmin var
Gönlümde yaşadığımız nice anılar
Arada karanfil kokulu zamanlar
Saçlarında ömrümün özeti papatyalar
21/12/2005
Mehmet RESÜLOĞLU
O GECENİN YAĞMURU
O gecenin yağmuru ıslattı bizi
Tükenmez bir ter kuşattı ikimizi
Yağdıkça yağdı bütün gece
Sicim sicim yazdık hikâyemizi
Yanardağlar gibi sımsıcaktık
Sayısız özlemlerimizi takmış peşine
O gecenin yağmuru sırılsıklam etti bizi
Üstelik yalınayaktık çocukluğumuzdaki gibi
Kaç kere ıslandıkça ıslandık
Kaç kere nefes nefese kaldık
Kulaklarımızda mısra mısra yazdığımız şiirler
Bir de odamıza rengi düşen mum ışığı.
Söyle bana her tanem, söyle bana şimdi
Kim üfleyecek o mumu,
Sensiz olduğum geceler?
O gecenin yağmuru sırılsıklam etti bizi
Yağdıkça yağdı bütün gece
Yanardağlar gibi sımsıcaktık
Sicim sicim yazdık hikâyemizi!
6 Aralık 2005
Mehmet RESÜLOĞLU